MOLEHİYA :
Molehiya , Kıbrıs adasına Araplar aracılığıyla getirtilmiş, Kuzey Kıbrıs'ta genelde Mesarya Ovası'nda yetiştirilen çiçeksiz bitkidir. Nisan'da ekilir ve yaz aylarında kesilir. Kullanmadan önce sapları ve yaprakları birbirinden ayrılması gereken molehiya, yaz aylarında komşuların , akrabaların kapı önlerinde bir araya toplanması için de iyi bir vesile konumundadır.
Taze ve kuru şekilde tüketilebilir olması , molehiyanın pratik bir yemek olduğunu düşündürse de, kesildikten sonra pişene kadar takip edilen süreç , aslında zahmetli bir yemek olduğunu bize gösterir. Genelde etli pişirilmesi tercih edilir ve pişirmesi uzun süren bir yemektir. Aynı hellim gibi , molehiya da sosyal anlamda Kıbrıslılar için önemli bir yere sahiptir. Kadın ya da erkek ayırt etmeden komşuların bira araya gelip yardımlaşarak molehiya ayıklaması , onlar arasındaki bağları kuvvetlendirir. Buna ek olarak, kurutulup genelde torbalarda saklanan molehiyadan yurt dışına gidecek olan kişilere verilmesi, o kişiler arası paylaşımcılığı ve samimiyeti de ifade eder.
ŞEFTALİ KEBABI:
Şeftali Kebabı , Kıbrıs'ta hemen hemen her kebapçıda bulunan
bir kebap çeşididir. Kıymayla hazırlanan köfte harcının "banna" veya
"terp" adı verilen iç zara sarılmasıyla oluşturulur. Bu zarın yağlı olmasından kaynaklı diyet
menülerinde pek tercih edilmeyen şeftali kebabı , ağız tadına önem verenler
için denenmesi gereken bir lezzet sahibidir.
Şeftali Kebabının isminin nereden, nasıl geldiğine dair
birçok rivayet olsa da, en yaygın olanı
şu şekildedir : Bu kebabı ilk önce , Ali
Usta olarak bilinen bir kebapçı yapmış ve sokakta satıyormuş. Zaman içerisinde
müşterilerin ilgisini çekmeyi başaran kebabın lezzeti , adına yönelik merakı da beraberinde getirmiş.
Ali Usta, kebabın adını ŞEF ALİ KEBABI olarak belirtse de, zaman içerisinde Şef Ali Kebabı, ŞEFTALİ KEBABI adıyla Kıbrıs mutfağında
kendine yer edinmiş.